Chesterfield vs Winston Light
Arkadaşlarım benden yaşça çok büyük oldugundan tüm kötü alışkalıklarıma erken başlamıştım. Hatta biraz daha geriye gimek gerekirse hastalıklarla dolu çocukluğum yüzünden ergenliğe çok erken girmiş ve şeftali tüyü kıvamında bıyıkları olan arkadaşlarım varken ben traş olmaya başlamıştım. Yaşıtlarım Action man’ler ve Barbie bebeklerle street fight ve evcilik oynarken ben çoktan bir Action Man ile Barbie bebeğin yalnız kaldıklarında neler yapabileceğini keşfetmiştim.
Arkadaşlarım benden yaşça çok büyük oldugundan tüm kötü alışkalıklarıma erken başlamıştım. Hatta biraz daha geriye gimek gerekirse hastalıklarla dolu çocukluğum yüzünden ergenliğe çok erken girmiş ve şeftali tüyü kıvamında bıyıkları olan arkadaşlarım varken ben traş olmaya başlamıştım. Yaşıtlarım Action man’ler ve Barbie bebeklerle street fight ve evcilik oynarken ben çoktan bir Action Man ile Barbie bebeğin yalnız kaldıklarında neler yapabileceğini keşfetmiştim.
Dolayısıyla sigara içmeye de çok erken bir yaşta başladım. Aldıgım ilk paket Chesterfield idi. Hatırlıyorum; Kuşadası’nda ki yazlığımız Seçkin Sitesi’nde ki evimizin marketine girip sigara reyonuna baktıgımda paketi gözüme en güzel, en tarz gözükeni seçmiştim. Chesterfield yazısının fontları çok güzeldi...O günden itibaren sigarama hiç ihanet etmedim, hep onu içtim. Sigaram bittiğinde Chesterfield kırmızı omadıgı için 3-4 bakkal gezdiğimi hatırlarım, gece arabayla benzinciye gittiğimi de.
Kimse içmez Chesterfield kırmızı. Birkeresinde Orçun’un da dediği gibi: Tüm Kırmızı Chester içenler bir araya gelseniz Babylon’un üst katını dolduramazsınız...
Sonra bir sabah kaldrıldı. Türkiye’de satışı durduruldu. Ne yapacağımı şaşırdım, Camel aldım olmadı Marlboro Light aldım ama elime yakışmadı, en yakın olasılık Winston Light gibi geldi...Beyaz üzerine gece mavisi...fena gözükmedi gözüme.
İçtim de içtim, arada bir arkadaşlarım ve ablam yurtdışı seyahatlerine gittiklerinde bana Kırmızı Chester getirdiler, kimseyle paylaşmak istemedim. Hep masanın üstüne koydum...bir tek bende vardı. Ama bitince yine Winston aldım...içtim de içtim ama aynı değildi. Daha ağzımda sıgara varken sigara içme hissi kaplıyordu zihnimi. Hiç bir zaman eskisi gibi olmadı, Chester’ın yerini hiç bir zaman tutmadı.
Şu anda kül tablasında 6 adet Winston Light izmariti var yanında da içilmeyi bekleyenlerin durduğu paket. Ama çok yabancı...Tek gecelik ilişkinizle sabah uyandıgınızda hissettiğiniz duygu gibi. Bakarken pakete “Kim bu” dedim...( hahahaha bayılıyorum böle saçmalamaya)
2010... Winston Light hayatımda sadece “Social Smoker” kavramı olacaksa barınabilir. Hiç bir zaman aynı kül tablası içinde benim içtiğim 6 Winston Light izmariti bir arada bulunamaz.
2010 To Do List’ime bir check daha attım...
No comments:
Post a Comment