September 29, 2010

O Artik Bir Yuva Ariyor


Minik Levo sadece 26 yasinda. Soyu Arnavutluk hatta Selanik'e dayaniyor, kirma diyebiliriz.
Su an Kartal'da yasiyor, iyi bakiliyor fakat minik Levo Avrupa yakasinda bir yuva ariyor.

Asilari yapildi fakat alerjisi var. Acilen' Ona bakabilecek, temiz, duzenli bir oda ya da studyo daire araniyor.

Tatli mi tatli Levo'yu sokaklarda tek basina evine donmeye calisirken bulduk, biraz gucsuz kalmis yolda cok vakit ve enerji sarfettigi icin.

Tuvalet terbiyesi var, insanlara alisik ve oyuncu.
Turkce ve Ingilizce komutlara cevap verebiliyor
Minik Levo'ya alana yaninda ilk bir ay yetecek kadar mamasinida veriyoruz. Sonra kendi basinin cagresine bakar o.

Lutfen tum yakinlariniza ve ilgilenebilecek kisilere veya emlakcilara duyurun.



September 26, 2010

Çekilin Acelem Var

Bu yazıyı okurken bazı arkadaşlarım çok iyi anlayacaklar neler hissettiğimi ve neden yazdığımı. Ben yemek yerken, yediğim yemeğin lezzetine ve çokluğuna göre hangi aralıkta ve yemekten sonra kaç tane sigara içeceğime kadar plnalayan ve bu planımı bir an önce gerçekleştirmek için yemeği boğazıma dizecek kadar hızla yiyen biriyim. Yemek önüme geldiğinde “ Off bu yemek çok güzel ben bunun üstüne 2 sigara içerim “ dediğim bile duyulmuş, tecrubeyle deneyimlenmiştir.

Şu kahvemizi içelim de D&R’a bakalım diyip kahvemi fondip yaptıktan sonra, diğerlerinin kahvelerini bitirmesini beklemeden ayağa kalkarım, çantamı sırtıma takıp hazırolda beklerim.

Tüm yorgunlugumun, telaşımın, aceleceliğimin tek sebebi bence bu. Kafamda kurdugum planı bir an önce gerçekleştirmek ve sonraki planıma geçmek ve emin olun ki o planlar uzuuun bir liste halinde kafamda hazırlar ve gün boyu acele etmeme yetecek kadar çoklar. Çünkü günün sonunda ise eve dönme planı var ki bu en büyük ve uzun zaman alan plan. Kaçta, hangi araçları kullanarak, ne şekilde eve döneceğimi öyle bir planlıyorumki gece dışarı çıktıgımda da keyif alarak gecemi geçiremiyorum, hep eve dönme saatim geldimi diye kontro etmekten muhabbetlere bile odaklanamıyorum. Düşünsenize ne kadar zor bir hayat benimkisi.

Zaman zaman sabah çok işim var diye erken yattıgım bile olur benim. Aslında TV de çok güzel bir film vardır ama o anda kafamdan sunlar geçer...Bu film 2 de biter, 2 de yatarsam uykumu alamam ve sabah sersem gibi olurum, hatta başım ağrır, başım ağrıdıgı için yarın akşam üstü planladıgım diğer planlarımı yerine getiremem ve o planlar bir sonraki güne sarkar.

Çoğu zaman siz benle konusurken aslında tamda sizi dinlemediğimi farkedersiniz, ettinizde. O zamanlarda ben hep sizin konusmanız bitsede ben bir sonraki planımı gerçekleştirsem diye düşünürüm. Böyle plan plan diyince çok önemli şeyler planladıgımı düşünmeyin. Mesela sigara içmek, kahvemi tazelemek, tuvalete gitmek gibi. Sıgaramı içerken gidiyim kahve aliyim sonra çişim gelir tuvalete giderim, geldiğimde kahvemin sonuyla bir sigara daha içerim diye planladıgım bile olur

Tüm bunların sebebi çocukken annem ben doktor randevuma geç kaldım diye beni bir keresinde çok kötü patakladıgından mıdır yoksa işte sürekli bir şeyleri yetiştirmeye çalışırken geç kaldıgımdan mıdır bilinmez ama ben çok yoruldum. Bu yazıyıda hemen bitirmem lazım lünkü kahvem soğuyo bir sigara içicem ve sonra duş almam lazım saat 21.30 son kalan filmimi izlicem ve geç yatarsam yarın dinç uyanamam çok işim var..

Off çok yoruldum ben bi durmam sakinleşmem ve salim planlar yapmam lazım...

Search This Blog