January 20, 2007

TV Quiz

Popular kültürü çok içine girmeden, her zaman takip etmek gerektiğini savunmuşumdur.
Ama bu gunden itibaren sağ tarafta göreceğiniz mini quizlerle en derinlerine kadar inip saçma sapan anketler hazırlayabilirim.
Şimdilik çok kolay bir soruyla başlıyorum. maksat ayağınız alışsın.
Sorudaki sürekli gözlerini süzen devire devire bakan ve herkesin çok iyi oldugunu düşünen dizi karakterimiz kim.
İyi düşünün tuzaklı soru iki şık arasında kalabilirsiniz....

Everything You Always Wanted to Know About Sex * But Were Afraid to Ask

Seven segments related to one another only in that they all purport to be based on sections of the book by David Reuben. The segments range from "Do Aphrodisiacs Work?" in which a court jester gives an aphrodisiac to the Queen and is, in the end, beheaded to "What Happens During Ejaculation?" in which we watch 'control central' during a successful seduction.




Woody Allen .... The Fool/Fabrizio/Victor Shakapopulis/Sperm #1

Ilk Basta O Kadar uzun film ismi olmaz ben izlemem diye huysuzluk yaptıgım ama Woody Allen hatrına oturup izlediğim film oldukça keyifli vakit geçirmemi sağladı.
"What Happens During Ejaculation?" bölümü kuşkusuz oldukça başarılı ve benim favorim. Fırlatılmayı bekleyen spermler arasındaki muhabbet ve duvara toslamaktan korkan sperm 1 (woody allen) muhteşem.
İkinci favorim ise Koyun Daisy'ye olan aşkla anlatılan Sodomy
Biraz Nostalji yapıp 1972 yapımı bu filmi hala izlemediyseniz aklınızın bir kenarında bulunsun.


I AM NOT GOİNG !!!!

Levent Harikalar Diyarında 1


Çok geniş bir hayal dünyam olduguna inanmaya başladım. Bilinç altımda neler olup bittiğini anlamayı çok isterdim açıkçası. Sigmund Freud şu dönemde yaşasa üstümde psikanaliz çalışmalar yapabilirdi belki de.
Freud bir yana başka bir arkadaşım da; bu kadar saçma rüyalar görmemin beynimin sağlıklı çalıştıgına işaret oldugunu söylemişti. Her ne oluyorsa bilemiyorum artık ama rüyalarımıda derlemeye karar verdim. Önceki rüyalarımdan bahsetmeyeceğim, bir çogunuz Kaya Çilingiroğlu'nun Hülya ve Feraye arasında sıkıştıgı ve bunalıma girdiği dönemlerde beni arayıp "Levent gel dertleşelim" dediğini biliyorsunuz. Ben de ona "Kaya, arkadasımsın, ne yaparsan yap desteklerim ama Hülya'da benim bacım" demiştim.
Gel gelelim bu seferki rüyam çok daha derin

Biz Barbaros caddesinin yukarı kısımlarında yaşayan bir dini tarikatız. Sosyal dünyadan tamamen soyut kendimizi dine vermiş bir grup. Bir gün liderimiz ölüyor ve biz müridler benim liderliğimde düzeni değiştiriyoruz. Artık bu sartlarda yasamak istemediğimize karar veriyoruz ve ben çıkıp şöyle bir konusma yapıyorum. "Arkadaslar hazır liderimizde ölmüşken artık evlerimize dönüp gerçek hayatla yüzleşebiliriz fakat unutmayın ki eve dönüş yolu çok zorlu bir yolculuk olacaktır"
Bu kısma kadar rüya en azından bir konu üzerinde ilerliyor değil mi?
Daha sonra Ben, Ece, Sinan ve Derya Barbaros caddesinden aşşağı inip vapurla Beşiktaş'tan Kadiköy'e geçiyoruz(çok zorlu bir eve dönüş yolculuğu)
ve bomba geliyor....
Ben vapurda aptal aptal espriler yapıyorum ve Sinan bana dönüp" öfff Levent, Murat Boz espirileri yapma" diyor. hımmmmm.... :)
Murat Boz kimdir? Rüyamda işi nedir? Murat Boz espirisi yapmak nasıl bir kalıptır? Hangi tarz espiriler bu kategoriye girer bilmiyorum ama tanımayanlar için Murat Boz "Mecnun olamam ben Leyla'ya varamam ben" diye şarkılar söleyen ve Tarkan'ın eski vokalisti olupta klibinde striptiz yaptıgını zanneden sahıs.
Neyse bu aralar kim kötü espiri yapsa " off Murat Boz espirileri yapma" şeklinde bir geyik oturmus durumda

Ben böyle rüyalar görmeye devam ettikçe hepimiz daha çok eğleneceğiz.

Geç Biten Cuma, Erken Başlayan Cumartesi


Cumartesi ve Pazar, sınav olmasına tamamen karşıyım ama sadece tututmumu yumusatmak için cumartesi ve pazar en azından sabah 09.00 da sınav olmasına karşıyım diyebilirim.
Öncelikle son bir kaç günümü özetlemek gerekirse
9 a 5 olan tansiyonumdan dolayı hastaneye kalkmamdan hemen sonra 2 gece Babylon'da çalıştım. Cuma sabahı ise grubu havaalanına bırakıp oldukça yorgun eve döndüm ve Cumartesi sabah 09.00 da olan Med205 sınavıma göz gezdirdim. Konular kesinlikle yabancı olmadıgım konular. Akşamında ise bir yan sitede gerçekleşen bir partide buldum kendimi.
Sabah 06.30 da kalktığımda ilk olarak kalktığıma inanamadım. Okula gelip kahve içip sınav hakkında minik tekrarlar yapsamda uykumu kesinlikle açamadım ve sınavda da iki lafı bir araya getiremedim. Aslı Hoca ve Erkan okuyorsanız eğer sınav için şimdiden kusura bakmayın:(. Pek iç açıcı bir kağıt veremedim. 4 soru hakkında da yeterli bilgim olsa da sanırım ters tarafımdan kalktım ve mantıklı uzun ingilizce cumleler kurup kendimi ifade edebilmem için çok yorgun ve uykusuzdum. :)
Galiba artık notlanıcak yaşım geçiyor okulu bitirip iş adamı olmanın yası mı geldi ne.

Sabah 9.40 ta sınavdan çıkmış kantinde gözleri çakmak çakmak oturan arkadaslarla yapılabilecek en güzel şeyin boğazda bir kahfaltı olduguna karar vererek Rumeli hisarına Sade Kahve ye gittik. Hava güzeldi Kahfaltı güzeldi ama ben kendimi eve atıp yatma sevdasında idim.
Saat daha 13.30 ama ben 6 saattir ayaktayım... ve kendimi çok uzun bir haftasonu geçirmiş gibi hissediyorum bile dünden bu yana.



Bu da "sade kahve"de ki minik kedi!!!

January 19, 2007

Gazeteci Hrant Dink silahlı saldırıda öldü


Hrant Dink, (d. 15 Eylül 1954, Malatya – ö. 19 Ocak 2007, İstanbul). Ermeni asıllı Türk vatandaşı, Agos Gazetesi genel yayın yönetmeni. 19 Ocak 2007 tarihinde saat 15 sularında, genel yayın yönetmeni olduğu Agos gazetesinin Şişli Halaskargazi caddesi üzerindeki binası önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.
Bu korkunç suikasti nefretle kınıyoruz.

Update;

Hürriyet:

"Katil Vatan Haini”


Milliyet:

"Hrant Dink Türkiye'dir”


Cumhuriyet:

"Türkiye'ye Kurşun"


Sabah:

"Karanlık Eller Hrant Dink'i öldürdü"


Zaman:

"Bu Kurşun Türkiye'ye Sıkıldı"


Takvim:

"Güvercini Vurdular"

Vatan:

"Türkiye'ye Daha Büyük Kötülük Yapılamazdı"

Tercüman:

"Bu Kurşunlar Türkiye'ye"


Yeni Şafak:

"Hrantımıza kıydılar"


Akşam:

"Yine Kanlı Senaryo"


Posta:

"Vurulduk"


Gözcü:

"Kurşunlar Türkiye'ye Sıkıldı"


Evrensel:

"Bu kurşun hepimize"

Gerardo Nunez


Zaman zaman entel dantel konserlerden sıkıldığımı dile getirmişliğim vardır. Ya durum değişti alışmaya başladım ve kaderimi kabullendim ya da keyif almaya başladım. Çünkü bu son 3 gün oldukça iyi vakit geçirdim ve konser esnasında da oldukça eğlendim.
Gerardo Nunez vardı İspanya'dan. Babylon'da iki gece üst üste muhteşem 2 konser verdiler. Hem de çok sepmatiktiler. Regina Çarşamba günü benimle beraber bir rehperlik deneyimi de yaşadı:) Havaalanına benle karşılamaya geldi ve yol boyu muhabbet ettiler (ben de bir kaç ispanyolca konuşan grup daha alırsam bu dili sökeceğim)

Onun dışında her zamanki şeyler oldu. Grupla akşam yemeği,Taksim, alışveris sound-check...bunlardan bahsetmiyorum artık. Onun yerine ufak bir video çektim
onu izleyin...
Grubun kontrbassçısı Pablo ise son zamanlarda en iyi anlaştığım grup elemanı idi.
Ibon'u tanımayanlar için, bizim Erasmustan çok yakın bir arkadasımız vardır Ispanyol Bask Ibon. Pablo'da aynı sehirden ve ingilizce konusması olsun mimikleri olsun hareketleri olsun bize aynı Ibon'u anımsattı.
-Ay ev proyekt tu du.
-it is tu dangerous.


January 16, 2007

Golden Globe


Actually it was too late and i couldnt watch it live but as a responsible blogger i have to post the winners here:)

SİNEMA

Drama dalında

- En iyi film: Babil (Alejandro Gonzalez Inarritu)

- En iyi yönetmen: Martin Scorsese (The Departed)

- En iyi kadın oyuncu Helen Mirren (The Queen)

- En iyi erkek oyuncu: Forest Whitaker, (The Last King of Scotland)

- En iyi yardımcı erkek oyuncu: Eddie Murphy (Dreamgirls)

- En iyi yardımcı kadın oyuncu: Jennifer Hudson (Dreamgirls)

- Yabancı dilde çekilen en iyi film: Ünlü yönetmen Clint Eastwood'un Japonca çektiği "Letter From Iwo Jima" filmi.

- En iyi senaryo: Peter Morgan (The Queen)

- En iyi şarkı: "The Song of the Heart (Happy Feet filminden)

- En iyi film müziği: Alexandre Desplat (The Painted Veil)

- En iyi animasyon filmi: Arabalar

MÜZİKAL YA DA KOMEDİ

- En iyi film: Dreamgirls

- En iyi kadın oyuncu: Meryl Streep, (Şeytan Marka Giyer)

- En iyi erkek oyuncu: Sacha Baron Cohen (Borat)

TELEVİZYON ÖDÜLLERİ

Drama:

- En iyi dizi: Grey's Anatomy (ABC)

- En iyi kadın oyuncu: Kyra Sedgwick (The Closer)

- En iyi erkek oyuncu: Hugh Laurie (House) Müzikal dizi ya da komedi:

- En iyi müzikal dizi ya da komedi: Ugly Betty

- En iyi kadın oyuncu: Angel Ferrera (Ugly Betty).

- En iyi erkek oyuncu: Alec Baldwin (30 Rock, NBC)

Dizi, mini dizi ya da film:

- En iyi dizi, mini dizi ya da film: Elizabeth I, (HBO)

- En iyi kadın oyuncu: Helen Mirren (Elizabeth I)

- En iyi erkek oyuncu: Bill Nighy (Gideon's Daughter)

- En iyi yardımcı kadın oyuncu: Emily Blunt, (Gideon's Daughter)

- En iyi yardımcı erkek oyuncu: Jeremy Irons, (Elizabeth)

Cecil B. DeMille Yaşam Boyu Başarı ödülü Warren Beatty.

Helen Mirren'cığımında ödüller almasına çok sevindim ee nasılsı hukukumuz var:)
Çok efendi kadın velhasıl....

Deja Vu

If you thought it was just a trick of the mind, prepare yourself for the truth.



Directed by
Tony Scott
Writing credits (WGA)
Bill Marsilii (written by) &
Terry Rossio (written by)

A ferry filled with crewmen from the USS Nimitz and their families was blown up in New Orleans on Mardi Gras. BATF Doug Carlin is brought in to assist in the massive investigation, and gets attached to an experimental FBI surveillance unit, one that uses spacefolding technology to directly look back a little over four days into the past. While tracking down the bomber, Carlin gets an idea in his head: could they use the device to actually travel back in time and not only prevent the bombing but also the murder of a local woman whose truck was used in the bombing?

Bu hafta gencturkcell filmimiz Deja Vu idi. Oldukça başarılı bir filmdi. Her ne kadar vatansever arkadaşın feribotu patlatma sebebini tam anlayamasam da iyi bir seçimdi. Yanımda oturan ve evden çıkarken "Bu gece herşey çok güzel olacak" diye yemin etmiş kadına ragmen filmi keyifle izledim. Meta-fizik, paralel evrenler, geçmişe dönüş, deja vu... en eğleneceğiniz kısım ise film çıkışında izleyen "diğerleri"nin yaptığı yorumlar olacaktır.
Bende var mesela bir tane.
- Olm bu teknoloji var mıdır cidden?
- Olsa Saddam'ı yakalarlardı.

Ama bizde filmden çıkınca "-Pazartesi Deja Vu ya gidelim mi... - Olmaz yanımıza çok sinir bir kadın oturacak nasıl bildiğimi sorma..." gibi espiriler yapmadık değil.

Gidin izleyin işte zaten her zaman eklediğim gibi iki gencturkcell li kişi başı 3.5 ytl ne kabedersiniz ki. :)




January 15, 2007

Rape Me My Friend...


Son zamanlarda her gün gazetede her gün 3-4 tane tecavüz 3-4 tane sübiyancılık en az o kadar adam öldürme haberleri yer almaya başladı...Mesela sadece makarna mı yaptın diyerek karısını balyozla öldüren adam vardı bugun gazetede... Merak ediyorum bu hep böylemiydi yoksa son zamanlarda bu suçlara maruz kalan insanlar çıkıp bağarmaya başladılar da önceden boyun eğip seslerini çıkartmıyolardı.
Niye bu kadar abazayız...Cinselliğin bu kadar tabu olması ve sekin ayıp olarak öğretilmesi ve nesillerce kafamıza kazınmış türk örf ve adetleri ile toplumun ahlak yapısına uymamadan dolayı yasanan bir patlamamı bu ya da gerçekten sapıklaşıyoruz...

"Eminönü’nde dün sabaha karşı 04.00 sıralarında oteline dönmekte olan 32 yaşındaki İsveçli bir kadın turist, bıçak tehdidiyle tecavüz edilip soyuldu. Adı açkılanmayan kadın turist, Sarayburnu’nda yürürken yanına yaklaşan bir kişi tarafından bıçakla tehdidiyle surların dibindeki çalılıklara götürüldü. Saldırgan, İsveçli kadına tecavüz ettikten sonra çantasındaki para ve değerli eşyaları alıp kaçtı. Polis saldırganı bulmak için çalışma başlattı."
ddiaya göre Ozan K., dün saat 02.00 sıralarında İngiliz vatandaşı öğretmenin Basın Sitesi’ndeki evine, tornavida ile açtığı pencereden girdi. Mutfaktan aldığı bıçakla üst kata çıkan saldırgan, öğretmenin yatak odasına girdi.

"Boğazına bıçak dayayan saldırgana direnen S.C.J. (30) eli kesilince direnmekten vazgeçti. İnşaat işçisi, iki kez tecavüz ettiği öğretmenin para ve cep telefonunu alıp kaçtı. Öğretmenin çığlıkları üzerine site sakinleri jandarmayı aradı. İngiliz öğretmenin ifadesi sonrası operasyon başlatan jandarma, Ozan K.’yı çevredeki boş inşaatlardan birinde yakaladı."

Başka örnek te verecektim ki tecavüze uğradım o yüzden bu yazıyı burada bitiriyorum :P (çok ciddi bir yazı oldu bokunu çıkartmadan edemedim)

En Mini Blogger


Baby İbrahim is the youngest blogger on the earth. He has his own web page. Check this out....Congraculations Mine, the new aunt.

İbrahim bebe dünyanın en minik bloggerı. Onun kendine ait bir web page i var ve hepimizi çok seviyor. Girin bir bakın isterseniz...
Taze hala Mine'yi tebrik ediyorum :)

January 14, 2007

Art Brut @ Babylon


Pazar öğlen 15.00 te muhtemelen bu sene girdiğim en önemli sınava girdim ve ilk notum 40 idi. Normal şartlar altında kalma ihtimali olan bir son sınıf öğrencisinin akşam evde ders mi çalışıyor olması gerekirdi bilmiyorum ama biz Art Brut konserindeydik.
Hatta ben karşılamıyor olmama rağmen pek alakadar oldum grupla. Mariko ile yemeklerine bile gittim. Ve evden çıkmadan kendime dedim ki Levent yarın sınavın var içme içki.
Gece 2 de arkadaşımın evinde döndüğümde çoktan sarhoş olmuştum.
Tabi bunda Öykü'nün votka fındık diye tutturmasının ve Petek'in sipariş verdiği halde içkisinin içmeden ayrılmasının etkileri de yok değil
Upgrade: Bu arada votka fındık cidden içtiğim en güzel içkilerden biridir herkese tavsiye otto'da;
Votka Fındık (Otto Pizza Grill Bar)
Erol Türkoğlu kokteylin içinde neler bulunduğunu sır gibi saklıyor. Yaklaşık altı ay önce açılan mekânın en çok tutan içkisi Votka Fındık. Bu içki müşterilere ikram ediliyor. Ancak ayrıca ısmarlamak da mümkün. Buraya sık sık gelen Ece Sükan ise, "Fındık ile votka müthiş bir kokteylde birleşmiş. Yaz/kış rahatça içilebilecek lezzetli bir içki," diyor.

Neyse oldukça keyifli bir akşamdı
Ayrıca sınav da gayet güzel geçti
demek ki bir koltukta 2 karpuz tasınırmıymış
taşınırmış...
söyle bir düşündüm de bu lafın doğrusu acaba iki karpuz bir kolduğa sıgmaz mı yoksa cambazlar ipte oynamazmıydı uff neyse

Erasmus Dictionary

This is a copy past from Karolina's blog just to remeber the good days :)))

I really miss it. It was perfect.

Erasmus/Orgasmus dictionary

Alcohol- liquid consumed in a large quantity by the Orgasmus students, making them walk and talk in alternative way, also this substance helps them to find out and realise original, unconventional ideas

Bus driver – the most crazy person in Portugal. His practical exam is – driving as fast as he can for 10 km. each pedestrian hit is 10 points. He pass above 100 points.

Cleaning ladies – Strange ancient race, which is not able to speak because of vocalisers in their throats, so they have to scream. They have magic powers to make our clothes washed, our residence clean and our alcohol bottles in rooms reported to Ondina telepathically

Door – Those to the residence are the obstacle, which average Orgasmus student can jump above in the time which is much shorter than the security guy can open them.

Evil- Every action which is made against the freedom of the Orgasmus student to do whatever he wants to do. He is on a god damn vacation, isn`t he?

Fernando Pessoa – Our beautiful University, we studied in. It has a beautiful garden, and beautiful rooms inside. And the most beautiful thing is that we don`t have to do so much there, as on our home universities

Great – the word we use to express our feelings about Orgasmus

Hashish- The drug which was never seen in the residence. No one smoked it, and no one even heard of it.

Itler - The way Portuguese people call the German dictator who started the II World War. Ave you eard the istory of Itler?

Joke – Our promised "breakfast" in the residence

Kitchen – The place to eat, talk, dance or brake the table. Also home for quite big family of cockroaches. And not so big group of Romanians

Love- Feeling which was express very often by the Orgasmus among students. especially when hey were drunk, or during the days before they left.

Mess- The phenomena which could be observed mostly in the kitchen, and Karolina`s room.

Night – The time of the activity of the Orgasmus students. When they are going to parties, clubs, watch movies, or just hang around all over the residence.

Orlando- A perfect person, always ready to give Orgasmus some sweets, carry their bags, or let them enter after the allowed time in the night.

Praia de Luz – The place where Orgasmus students exchange their shinny small metal rounds for hot, bronze liquid in small cups.Time to time they try to speak portuguese there with strange results.

Queima- Event which caused many marks, scratches and wounds on Orgasmus bodies, also the results of queima are : a big hangover, and a big smile, when Orgasmus are reminding themselves what they did last night

Residence- Our universe, our total institution which is gathering all the Orgasmus students together causing the overload of madness.

Secret - something like fresh bread in the residence- cannot be keeped for too long

Thaiti, pastelaria - A perfect place to go at 12 o clock in the night to buy a cookie. Actually a perfect place to buy a cookie always. Communication between the owners and Orgasmus is very well even if you don`t know Portuguese and they don`t know English.

Unfair- every grade which Orgasmus gets, which is below his expectations.

Vendetta – Remember, remember the 5th of November

Wake somebody up- The worst thing you can do to Erasmus student. especially before 14 o clock.

Yes- The answer of the Orgasmus student, when asked if he want`s to go for coffee

Zero- the number of days, that Orgasmus students spend like decent, mature, serious people

Digiturk Kaplumkurbagası

Sonunda bizim de evimize bir digitürk paketi girdi. Kendisi sinema paketi...
Bir anda verilen bir kararla telefon açıp üyelik istedim ve aynı gün takmaya kalktılar yok dedim evde olmayacağım. O zaman ertesi gün saat 15.00 iyimi dediler peki dedimbende
sabah 11.00 de geldiler 3 dakkada takıp gittiler. Neden bu konuda bu kadar azgın olduklarını bilmiyorum ama hizmet iyi olarak algıladım. Hadi bakalım
Öncelikle yeni digitürk kumandası nı hiç bir şekilde kulanamıyorum artık 2 si 1 arada kumandalardan ve ben kabloludan digitürke veya digitürkten kabloluya tamaen tesadüfi bir şekilde tuşlara basarak veya tv yi kapatıp açarak geçebiliyorum. Kesinlikle bilinçsizim
Daha önemlisi bir anda 150 kanalımın olmasının getirdiği arsızlıkla henüz hiç bir kanalı 10 dakikadan fazla izleyemedim sürekli kanal değiştiriyorum.
Zaten ne izlemem gerektiğini de bilmiyorum hangikanalda ne var Digitürk te ne izlenir bir fikrim yok.
Bu yüzden Digitürk kullanıcısı arkadasların tavsiyelerini bekliyorum. Aksi taktirde böle bir kısır döngü gidecek ben elimde kumanda ordan oraya yuvarlanırken gençliğim tv önünde geçebilir.

Search This Blog